25 Eylül 2013 Çarşamba

Sanatın Dokunma Hali: "Modern Sanata Dokunun"

Dün İstanbul Modern`de "Modern Sanata Dokunun!" projesi ve dokunmatik ekranlı panellerin tanıtıldığı toplantıda İstanbul Modern Genel Müdürü Çiler Yıldız`ı keyifle dinledik.
İstanbul Modern herkesin bildiği gibi 2004 yılından bu yana modern ve çağdaş sanat sergileri düzenleyen Türkiye`deki ilk özel müze. Dünyanın en büyük turizm sitelerinden biri olan ve uluslararası seyahat tercihlerinin belirlenmesinde önemli rol oynayan TripAdvisor.com tarafından Türkiye`den seçilen 10 müzenin bulunduğu listede Ayasofya, Kariye, Arkeoloji Müzesi, Göreme Açıkhava Müzesi’nden sonra 5.sırada yer alıyor. 
Gelişen teknolojiyi yakından takip eden İstanbul Modern gene bir ilke imza atıp, müze içine yerleştirdiği 13 adet dokunmatik ekranlı panel ve tablet bilgisayar sayesinde sanata bizi daha da yaklaştırıyor. Projenin amacı çağdaş sanatla ilgili farkındalık yaratmak, ücretsiz eğitim ve sosyal programlara katılımı artırmak ve İstanbul’da gelişen alternatif kültür turizmine katkıda bulunmak şeklinde özetlenebilir. İstanbul Kalkınma Ajansı tarafından desteklenen projeyle müze dışında da dokunmatik ekranlı dijital paneller yerleştirilecek bölgeler:

  • Sultanahmet Meydanı
  • Kadıköy (Karaköy-Eminönü-Kabataş İskelesi)
  • Havalimanları
  • Kabataş
  • Beyoğlu Tünel ve Galata Kuledibi
  • Kanyon AVM
Proje hakkında daha detaylı bilgi almak için lütfen Modern Sanata Dokunun!

Türkçe ve İngilizce olarak sunulan içerik, İstanbul Modern`deki güncel sergilere, eğitim programlarına ve etkinliklere kolayca ulaşma imkanı sağlamaktadır. 
Tanıtım toplantısından sonra rehber eşliğinde Erol Akyavaş Retrospektif sergisini gezdik. Türkiye`de doğan, Avrupa ve Amerika`da mimarlık ve sanat eğitimi alan, özellikle İslam sanatına duyduğu ilgi ve tasavvuf geleneğini sanatının merkezine yerleştiren Erol Akyavaş`ın çalışmaları 1950’li yıllarda başlayan ve 1990’lı yılların sonuna uzanan yarım asırlık sanatsal birikiminin bir dökümünü çıkartıyor.
Doğu ve batı sanatlarını bir araya getirdiği çalışmaları oldukça etkileyici, Enel Hakk, Hallac-ı Mansur, Üç Tablet, Bosna`daki Etnik Temizliğe Ağıt ve Cehennet, Irmak sanırım benim için öne çıkanlardı diyebilirim. Fazla bahsetmem anlamsız olur, gidip kendiniz görün demekle yetinebilirim yalnızca. (Sergi 1 Aralık 2013`e kadar görülebilir.)
Bizleri davet etmekle kalmayıp gerçekten ilgilenen başta İstanbul Modern Genel Müdürü Çiler Yıldız`a ve emeği geçen tüm müze çalışanlarına çok teşekkürler.

Yalnız değildim elbette, bu toplantının bir güzel tarafı da ev sevdiğim blog dostlarımdan birinin de orada olmasıydı. Sevgili Bolat! (Bkz. İstanbul İstanbul Olalı) Geç de olsa aramıza katıldı, ayaküstü de olsa sohbet etttik. Yolumuz tekrar bir yerlerde kesişir umarım.
Sevgili Sebla Şahin her zamanki gibi güleryüzlü ve içtendi. Buradan bir kez daha çok teşekkür ediyorum kendisine.

İstanbul Modern:

Meclis-i Mebusan Caddesi
Liman İşletmeleri Sahası
Antrepo 4 Karaköy
İstanbul
Tel: 0 212 334 7300
info@istanbulmodern.org

Ziyaret saatleri pazartesi günleri hariç her gün 10.00-18.00
Perşembe günleri ücretsizdir.
12 yaş ve altı, engelliler ve üyeler için ücretsizdir.

www.istanbulmodern.org

İstanbul Modern Twitter

İstanbul Modern Facebook

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Erol Akyavaş, 1932 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Mimarlık Bölümü’nü bitirdi. 1950 ve 1952 yılları arasında Bedri Rahmi Eyüboğlu Atölyesi'ne misafir öğrenci olarak devam etti. Daha sonra Paris’e gitti. Fernand Léger and André Lhote atölyelerinde çalışmalarını sürdürdü ve Paris’te “Cercle et Carré” Grubuna katıldı. 1954 yılında ABD’ye gitti. Illinois Institute of Technology’de Ludwig Mies van der Rohe ve 1960 1962 yıllarında Mimar Euro Saarinen ile mimari çalışmalarına devam etti. 1967 yılında New York’a yerleşti. 1950 yıllarından sonra New York, Cleveland, Roma, Milano, Bremen, Stuttgart, Londra, Berlin, Paris gibi şehirlerde kişisel sergiler düzenledi. 1960 yılında bir yapıtı MOMA’ya girdi. Bremen ve Stuttgart müzelerinde resimlerine yer verildi. 1999 yılında Amerika’da vefat etti. 
(kaynak: www.biyografi.net)

16 yorum:

  1. İstanbul'un ve ülkemin kültürüne öncülük yapan bu yerleri; Modern, Sabancı, Pera,Galata Salt en içten duygularımla alkışlıyorum. Güzel bir gezinti ve bilgilenme olmuş.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazdıklarınıza katılıyorum. Okuyup yorum yazdığınız için ben teşekkür ederim:)

      Sil
  2. umarım o tarihe kadar gidip yerinde görme imkanım olur.
    sağol sanat elçisi arkadaşım benim:))
    faideli bir yazı olmuş yine.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umarım gidebilirsin Nagehan`cım:)
      Sanat elçisi biraz ağır bir ünvan olmuş:)
      Öptüm:)

      Sil
  3. Semi, benim içinde koşturması bol ama çok güzel bir gün oldu. Bu ülkede senin gibi kadınlar olduğu sürece umudumuzu hep koruyacağız ben İstanbul'da olduğum halde gecikiyorum sen Bursa'dan tam zamanında gelip davette oluyorsun, takdir edilesi bir durum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Koşturmaca olur, hiç problem değil. Daha genciz biz:)) Eminim sen benden daha geç eve girmişsindir:))

      Sil
  4. Görmeyi çok isterdim umarım göreceğim gün yakın olur ,Asortik ve Bolat'a katılıyorum örnek alınası bir kadın ve annesin
    sevgilerimle Semi'cim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Utandırmayın beni yahu:))
      Sen de bir gün görürsün umarım Fatoş`cum:)
      Sevgiler:)

      Sil
  5. Hoş geldiniz İstanbul'a. :)))
    İstanbul Modern benim kara listemde biliyorsunuz.
    Güzel bir proje ama önce güvenliklerini değiştirsinler.
    Modern sanata dokunurum ama kalkıp da gitmem bir daha. :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoş geldim ve hoş gittim:) İstanbul için en güzeli:)
      Kalkıp bir daha gitmem meselesini bence bir daha düşün, çağdaş sanat dediğinde fazla alternatifin yok. Dün bu güvenlik meselesini de toplantıda konuştuk. Çiler Yıldız, esas meselenin telif haklarından dolayı olduğunu söyledi. Sergilenen eserler zamanaşımına uğramadığından üzerinden telif hakkı doğuyor. Bundan dolayı bu konuda çok hassaslar. Biliyorsun ben de çok hoşlanmadım daha önce bu güvenlik meselesinden. Ama bu açıklama kulağa tatmin edici geldi.

      Sil
    2. Valla ikinci de arkadaşım da rahatsız oldu. Bir daha çok istediğim bir sergi gelirse anca öyle giderim. :) Çok güzel bir mekan, gidilmeli ona lafım yok ama ben biraz soğudum. Tamam telif hakları meselesi var ama dağdan inmedik sonuçta. Van Gogh'un telif hakkı daha mı az? Louvre Müzesi'ndekiler elma armut mu? :D Çok korkuyorlarsa sergilemesinler aa! Her an eserin üstüne atlayacak insan muamelesi biraz garip. :)) Ama yine de konuşmanız iyi olmuş. Bir daha gidip test edeyim ben en iyisi. :) Gitmeseydiniz, daha karpuz kesecektik. :)

      Sil
    3. Tabii ki hoş değil etrafında sürekli güvenlik personelinin gezmesi.
      Van Gogh`un telif hakkı olamaz sanırım, mesele günümüz eserleri olması zaten. Yani zamanaşımına uğradıktan sonra eserler ya da tasarımlar üzerinde telif hakkı iddia edilemiyor. (tam olarak kaç yıl bilemiyorum)
      Gidip denesen de durum değişmeyecek sanırım:))

      Sil
  6. Ooo! İstanbul'a gelinmiş:) Ben de haber bekliyorum ona göre:)

    YanıtlaSil
  7. Güzel paylaşım olmuş, Daha çok yazılmalı daha çok gezilmeli, Selam ve Sevgilerimle.

    YanıtlaSil
  8. Oleeey! Harikasiiz, iki kere kiskandim :-)
    Su guvenlik problemi ne anlamadiv yalniz???

    YanıtlaSil
  9. İnanılmaz keyifli bir gün olmuş..Bolat'ın yayınına yorum yapmak istedim fakat + Google çengeline takıldım:):) İstanbul Modern yazısını görünce kesinlikle yorum yapmalıyım diye düşündüm..Bu mekanda olan sergileri ve etkinlikleri asla kaçırmam hatta sanırım Perşembe günleri ücretsiz..Bu da sanatı daha çok insanla buluşturma daha çok izleyici ile tanışma ve hayattta olup biten tüm incelikleri İstanbul'un mistik atmosferinde inanılmaz bir keyif yaşatma imkanı sunuyor..Benim orada öyle bir hayalim var ki tüylerim diken diken şu an..İnanılmaz arzu ettiğim ve anlatmak istediğim tüm hikayeyi en güzel görsellerle insanlara sunabilme..Bir roman, bir anlatım, bir yaşanmışlık..İstanbul Modern benim için sadece bir sanat sarayı değil..Bir yuva..Kendimi bulduğum, mutlu olduğum, gülümsediğim, düşündüğüm bir felsefe gibi..Emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum..

    YanıtlaSil