9 Mart 2018 Cuma

Sen ne Muhteşemsin Foz do Iguaçu!

Bu yıl sömestr tatilinde beklemediğim kadar çok "en" ve "ilk" yaşadım. Tatile gidilen yer Brezilya olunca bu durum çok da şaşılacak bir şey değil aslında. Şimdiye kadar yaptığım en uzun uçak yolculuğu, kıta ve mevsim değiştirdiğim ilk tatil olarak Brezilya adını altın harflerle çoktan kazıdım. İki hafta böylesine büyük bir ülke için az ancak güzel ve şahane şeyler yaşamak için iyi bir zamandı.
Aslında anlatmaya şu noktadan başlasam iyi olur, neden durduk yere Brezilya`ya gittik? Sadece tatil değil elbet, bir süredir gönül bağım var Brezilya ile. Eşimin bir proje için orda olması doğal olarak bu yılki tatil rotasının yönünü değiştiriverdi. "İyi ki" dedirten güzel ve bir o kadar da ilginç günler yaşadık.
Evet, ülke büyük, çok büyük hatta. São Paulo ve Rio de Janeiro`yu gezdik gezmesine de benim için tatile damgasını vuran tek yer vardı: Foz do Iguaçu! (Iguazu Şelaleleri)



İlk birkaç günümüzü São Paulo`da geçirdikten sonra planladığımız gibi şelaleleri görmek için uçakla Foz de Iguaçu`ya gittik. Avianca Brazil ile yaklaşık 1 saat 45 dakika sonra Iguazu`ya ulaştığımızda inanılmaz nemli bir hava bize hoş geldiniz dedi. Cep telefonundan hava durumuna baktığımda %100 nem gördü bu gözler:)
Şelalelerin büyük bir kısmı Arjantin tarafında, kimine göre o taraf kimine göre bu taraf güzel. Brezilya tarafı şelalere daha yakın, daha coşkulu. Arjantin tarafı, daha panoramik, daha büyük ve doğrusunu isterseniz benim daha çok sevdiğim taraf oldu. Biz Brezilya tarafında konaklayıp önce Arjantin tarafına geçmeyi planladık. Bu yüzden ulaştığımız gün araç kiralayıp, ihtiyacımız kadar Arjantin para birimi olan pezoyu temin ettik. Kalabalığa kalmadan rahat gezebilmek için ertesi gün sınırdan geçmek üzere erkenden yola çıktık. Hatta düşündüğümüzden biraz geç çıktık diye bıdı bıdı ettik birbirimize. (çünkü biz tatillerde eziyet olsun diye kör karanlıkta uyanırız) Yaklaşık yarım saat sonra ulaştığımız sınırda hiç beklemeden ve problemsiz Arjantin tarafına geçtik. Bir ara telefona bakarken saate gözüm takıldı ve fark ettik ki Brezilya ve Arjantin arasında 1 saat fark var (bunun yaz saati uygulamasından dolayı olduğunu sonra öğreniyorum) ve bu da bize milli parka daha da erken girebilmek için avantaj sağladı, tüm aile derin bir nefes aldı:)



Yol boyunca yer alan uyarı tabelalarına ne demeli?
Arjantin sınırından milli parka giden yol nasıl güzel anlatamam! Gördüğüm, bildiğim, kafamdaki yeşil şehirler, yeşil alanlar bir anda uçtu gitti. Bütün bu tatilde gördüklerimden sonra çıta o kadar yükseldi ki artık Türkiye`de ormana orman, parka park demeden önce bi`durup düşünürüm.


Sabah açılış saatinde orada olmamıza rağmen girişte böyle bir kalabalık vardı. Yaz mevsimi olduğundan gittiğimiz yerlerde yerli turist çoktu. Ancak turistik yerler düzenli ve sistematik, öyle uzun süren kuyruklarla karşılaşmadık. Biletlerin bazıları internetten alınabiliyor veya sıraya girmek istemeyenler çoğu zaman girişte yer alan makinelerden bilet temin edebiliyor. Biz de öyle yaptık.


Milli park içinde birçok kez karşılaşacağımız maymunlar ve koatiler için olan uyarıları pek çok yerde görmek mümkün. Koati, rakunun akrabası memeli bir hayvan. Maymunlar gibi koatiler de her yerde karşımıza çıktı. Onları beslemek, dokunmaya çalışmak kesinlikle yasak. Koatiler elinizde yiyecek görürse ve siz direnç gösterirseniz saldırgan olabiliyor ve tırnakları çok güçlü olduğundan yaralanmalar da yaşanabiliyor. İnsandan pek kaçmıyorlar, bir çocuğun ve bir kez de yaşlı bir teyzenin elinden yiyeceğini çalarken tanık olduk. Buna rağmen çok sevimli olduklarını belirtmeden geçmeyeyim. İnsan okşamak hatta kucağına alıp sevmek istiyor:)


Gelelim asıl konumuz şelalelere... 
Portekizce Cataratas do Iguaçu, İspanyolca Cataratas del Iguazú adı verilen şelaleler Brezilya ve Arjantin sınırında yer alıyor. Şelalerin nehirle birleştiği yerde ise üç ülke sınırı var: Arjantin, Brezilya ve Paraguay. Guarani dilinde Yguazu "büyük su" demek. (Y su, guasu büyük) Şelalelerin iki tarafı da UNESCO tarafından koruma altına alınmış; Arjantin 1984, Brezilya 1986.
Şelalelerin büyüklüğünü rakamlarla anlatmak istersem şöyle ifade edeyim: genişliği 2700 metreyi bulan, çoğunluğunun yüksekliği 64, bazılarının ise 82 metre olan ve toplamda 20 büyük ve 255 küçük şelaleden bahsediyorum! Rakamlardan da anlayabileceğimiz gibi dünyanın en büyük şelalesi ünvanını boşuna almamış! Şelalelere doğru yürürken duyduğumuz coşkulu sesin sahibiyle ilk defa karşılaşmamız müthiş etkileyiciydi! En son bu duyguyu İzlanda`daki Gullfoss`u gördüğümde hissetmiştim. Evet, sonuçta neyle karşılaşacağınızı yaklaşık olarak biliyorsunuz ama canlı kanlı görmek apayrı bir görsel şölen. Söylentiye göre Eleanor Roosevelt burayı gördüğünde "zavallı Niagara" demiş.









Milli park içinde şelalelere gitmek için farklı yollar var. Aslında girişten itibaren hiç yürümek istemezseniz binebileceğiniz tren var. Biz ne yaptık, elbette yürüdük! Bu yüzden tadını çıkara çıkara, hayvanları göre göre ilerledik. Zaten zorlu bir patika falan değil, nemli havayı saymazsak yürümesi gayet rahat. Biz sadece yürüdük ama aslında günü farklı değerlendirmek isteyenler için farklı aktiviteler de (rafting, safari, helikopter turu) var. Detaylar için Parque Nacional Iguazú
Fotoğrafını çekebildiğimiz dostlardan bazılarını yukarıda görüyorsunuz. İlk defa koatileri gördüğümüzde sessiz bir çığlıkla birbirimize gösterdik, sonrasında maymunlar, dev kelebekler (yaklaşık 800 çeşit kelebek türü bu bölgede yaşıyor), su kaplumbağaları, örümcekler, karıncalar, adını sanını bilemediğim tuhaf böcekler, kuşlar derken bu duruma alıştık. Günün sonuna doğru artık kimse kimseye bir şey göstermez oldu:) Ertesi gün Brezilya tarafında da hemen hemen aynı çeşitlilik devam etti. 



Bu son iki fotoğraf da Brezilya tarafından. Bu tarafta şelalelere daha yakınsınız gerçekten, hatta fazla yakın. Girişteki park yerinde yağmurluk satmak isteyenlerden ne kadar yakın olacağımız belliydi:) Brezilya tarafı da düzenli ve kalabalığa rağmen yine hiç sıra beklemedik. Burada şelalelere kadar mesafe epey olduğundan girişte ücretsiz otobüsler var ve zaten şelalelere sadece bu otobüslerle gidebiliyorsunuz. Brezilya tarafının detayları için Cataratas do Iguaçu
Şelaleri görüp, gelmişken üzerindeki platformda da yürüyeyim derseniz işte o zaman ıslanmayı göze alacaksınız. Ben ve çocuklar ortasından döndük, hiçbir işi yarım bırakmayan eşim sonuna kadar gitti tabii:) 
Toplam üç gün geçirdiğimiz bölgede suya, yeşile, ormana, hayvanlara, zengin bitki örtüsüne, güneşe, yağmura doyduk. Doğanın muhteşemliği karşısında insanoğlunun acizliğini bir kez daha derinden hissettik. São Paulo ve Rio de Janeiro bu gördüklerimizin yanında çerez kaldı.

Devamı gelecek...

Not: Fotoğrafların tamamı bize ait, izin almadan kullanmadığınız için teşekkürler. 

44 yorum:

  1. Blogdaki daimi favorim İzlanda yazıları ama belli ki ciddi bir kapışma yaşanacak :)) Doğa, bilgiler, fotoğraflar şahane! Sonraki yazılar için beklemedeyim, olağanüstü güzel.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet evet, kapışma olabilir:)) Toparlayınca devam ederim ama öyle çok fotoğraf çekmişiz ki zor oluyor ayıklamak:)

      Sil
  2. Şelale evet muhteşem, fotolardan bile çok etkilendim. Canlı canlı o atmosferin içinde olmak eminim büyüleyicidir.

    Çok güzel bir deneyim olmuş Semi, gözümüzü gönlümüzü açtın vallahi ♥

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler canım:) Gerçekten etkilenmemek elde değil.

      Sil
  3. Resimler kartpostal gibi. Böyle yerleri hep gidip görmek istiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler. Umarım fırsat bulup gidersiniz.

      Sil
  4. Yazı stilinde hep cana yakın, hep hayatın içindensin. Bir daha yaşamış oldum. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
  5. Bu güzellikleri görmek için dünyanın bir ucuna gitmeye kesinlikle değer. Devamı gelsin, köpük köpük şelalelere hayran oldum be ya :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler Esra`cım, böyle bir doğadan çok etkileniyor insan. Doğa her yerde güzel tabii orası ayrı:)

      Sil
  6. Bu keşifler çok harika. Keşfetmek, görmek, bunu deneyimlere aktarmak. Çok güzel. :) Dilerim okumak gibi -görmekte kendi açımdan- bana nasip olur. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umarım nasip olur. Dünya bize ne güzellikler sunuyor, hepimiz buna odaklansak kötü insan kalmaz dünyada.

      Sil
    2. Çok haklısınız. Şu var insan doğadan çıkıyor kendini doğaya adasa ne bencillikler kalır ne kötülükler ama işte ne zaman insan yeşilden uzaklaştı, işte o zaman insan hayatı kocaman bir inşaat oldu.

      Sil
  7. Şelaleler büyüleyici görünüyor! Zaten suyun her türlüsü güzel :)) Bu arada "Koati"yi ilk defa duydum, ne güzel ki bugün bir şey daha öğrenmiş oldum :) Neşeli sevgilerle :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler. Ben de orada görünce öğrendim nasıl bir havyan olduğunu. Güney Amerika`da birçok ülkede varmış. Çok da sevimliler, yaramaz olsalar da:))

      Sil
  8. Sizi kıskanmamak elde değil. Nefis yerlere benziyor. bu arada geçen gün Deniz'le şelaleler kartlarına bakmıştık (bir dönem aldığımız Bilim Çocuk dergisinden kalma) Bu şelale de vardı gideceklerimizin arasında:)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dünyanın "en"leri arasında olduğundan çok bilinen bir şelale. Biz de görebildiğimiz için kendimizi şanslı hissediyoruz:) Umarım gidersiniz bir gün, niye olmasın.

      Sil
  9. Harika fotoğraflar, ne kadar güzel bir yere gitmişsiniz :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler, evet gerçekten çok etkileyici:)

      Sil
  10. Şu an yanımda oturan Selçuk'a, "Brezilya'ya mı gitsek?" dedim. Yahu hep güzel tatiller yapıyorsun, hep etrafının farkında oluyorsun ve hep sevdiğim şeylerden bahsediyorsun. Senin ardından yazılarını okuyarak gezsem olur yani, o kadar diyeyim :)
    Lütfen devamını yaz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne güzel bir yorum böyle:)) Çok teşekkürler:) Gittiğim yerlerin tadını çıkarmayı seviyorum ondan aslında. Bir de dünya haritasında çentik atarak ilerlemiyorum, bilmem kaç ülke görmem lazım gibi bir hırsım yok. Bu yüzden sevdiğim bir yere birden fazla gidebilirim, senin Paris`e gitmeni o yüzden çok iyi anlıyorum. "5 günde bilmem kaç ülke" görme fikrindense, 5 gün tek şehirde kalayım tadını çıkarayım mesela.

      Devamı gelecek tabii, şu fotoğrafları bir halledebilsem:)) Hepimiz çekmişiz malum, ayıkla ayıkla bitmiyor:)

      Sil
  11. Sizin için harika bir deneyim olmuş. Sâyenizde biz de gezmiş kadar olduk. Canlı kanlı biz de gidebiliriz umarım...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler, umarım gitmek nasip olur.

      Sil
  12. Sömestre tatilinde hikayelerden takip ettiği bu ilginç gezinin yazısını bekliyordum. %100 nem nedir, nasıl dayanır insan? Sanırım farklı bir nem bu, çünkü burada betonun birbirine paslayıp bizi bayılttığından farklı olmalı yeşillik ve şelale nemi. Ne güzel bir deşarj olmuştur, toprak su hava üçü bir arada. Devamını da merakla bekliyorum. Şelale sesi nasıl geliyor kulağa, uğultu gibi mi?
    Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Farklı bir iklim, tropikal, yarı tropikal karışık biraz. Dolayısıyla nem de farklı. %100 nem gördüğümde inanamadım ama yürüdük bütün gün. Yani şehirde olsak dayanamazdık herhalde.
      Bu kadar büyük bir şelale olunca sesi de ona göre:) İfade etmem zor.
      Doğa bize her zaman çok şey anlatıyor aslında, herkes bu güzelliklere odaklansa dünyada kötülük kalmazdı sanırım. Sevgiler benden de...

      Sil
  13. Fotograflar inanilmaz 👏👏👏 Çok keyifli ve umarım bende gidebilirim.
    Kalemine sağlık 😉

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler:) Umarım gidersin, sevgiler...

      Sil
  14. İnanılmaz güzelliklerin ortasına dusmussunuz. Tadını çıkarmasını bilen bir aileye piyango çıkmış bence:) Deniz havası insana ruhen ve bedenen iyi gelir hani. Negatif iyonlarla ilgisi varmış. Oysa birinci sırada şelaleler, ikinci sırada dağlar varmis. Daha yeni öğrenmiştim. Bu nedenden dolayı da çok şanslisiniz efendim:) Keyfiniz, şansınız daim olsun..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, piyango oldu gerçekten:)) Doğa her derde deva. Bunun her türlü araştırması mevcut, göz sağlığından tut, ruh sağlığına kadar... İnsanoğlu kıymetini bilse bugün birçok ilaca gerek kalmaz.
      Şansımızın devam etmesi bizim de temennimiz:) Çok teşekkürler, sevgiler...

      Sil
  15. Muhteşem fotoğraflar olmuş.. Çok şanslı bir tatil

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler, evet şanslı bir tatil oldu:)

      Sil
  16. Fotoğraflar bile bu kadar etkileyiciyken, nasıl bir keyif almış olacağını tahmin ediyorum :) Doğaya bir kez daha aşık oldum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten oldukça etkileyiciydi her şey:)
      Sevgiler:)

      Sil
  17. Fotoğraflar çok güzel. Şelaleler çok etkileyici, olağanüstü gözüküyorlar...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler, doğa o kadar coşkulu ki ister istemez böyle fotoğraflar çıkıyor:)

      Sil
  18. ne güzel yerler görmüşsün şelale is emuhteşem
    ben de göreyim ama oranın tadını da çıkarayım kafasındayım
    haldır haldır oradan oraya koşturtan turlar ise hiççç bana göre değil
    emeğine kalemine sağlık canım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler canım güzel yorumuna.
      Biz de bugüne kadar hiçbir yere turla gitmedik, sindire sindire gideyim, az ama öz gezeyim kafasında olunca turlar hiç uymuyor zaten.
      Sevgiler:)

      Sil
  19. Dünyaya bir kere gelme şansına erişmiş her insanoğlunun en az 1 kez görmesi gereken yerlerden biri desek herhalde hiç yanılmış olmayız? Bu deneyimi okurken bile büyük keyif aldım, bir de deneyimlesem kimbilir ne kadar heyecanlı hissederim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, doğru bir tespit. Anlatım her ne kadar fikir verse de dünya gözüyle görmek inanılmaz gerçekten! Teşekkürler yorumunuz için...

      Sil
  20. macera dolu Brezilyaaa :)))

    YanıtlaSil
  21. Harika bir paylaşım olmuş. Başarılarınızın devamını diliyorum

    YanıtlaSil